Piyasalar

Türkiye’nin Darlık Fonu

Punto:
Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü, varlık fonunun banka borcunun 1 milyar € olduğunu açıklamış. Önce bu varlık fonunun ne olduğunu temel amacının ne olduğuna bakalım; Kurumsal resmi web sitesinde kendilerini şöyle tanıtıyorlar; “TVF, varlığa dayalı kalkınma fonudur ve değer yaratımına odaklanmıştır. Portföyündeki kuruluşların büyüme hedeflerine katkı sağlar. Fon, değer yarattığı şirketlerden lisans, kâr ve kira geliri elde ederek kendini finanse edebilen bir yapı oluşturmayı hedefler. Türkiye’nin vizyoner projelerine de sermaye desteği sağlamak için çalışır. Nihai amacı stratejik yatırımlarıyla Türkiye’deki şirketlerden bölgesel ve küresel liderler çıkmasına destek olmak, finansal piyasaların iyileşmesine katkıda bulunmak ve gelecek nesillere ekonomisi güçlü bir ülke bırakmaktır. Türkiye Varlık Fonu, gelecek nesillere güçlü bir ekonomi bırakmak için çalışır.” Şimdide Türkiye’yi ne kadar kalkındırdıklarına ve gelecek nesillere güçlü bir ekonomi bırakmak için nasıl çalıştıklarına bir bakalım; Türkiye Varlık Fonu portföyünde Türkiye’nin öncelikli 8 sektöründen 23 şirket, 2 lisans ve çeşitli taşınmazlar bulunmaktadır. Finansal Hizmetler sektöründe; Ziraat Bankası, HalkBank, Vakıfbank, Borsa İstanbul, Türkiye Sigorta, Türkiye Hayat Emeklilik, Platform AŞ bulunmakta. Enerji sektöründe; Botaş, Türkiye Petrolleri, TVF Enerji, TVF Rafineri ve Petrokimya bulunmakta. Ulaştırma ve Lojistik Sektöründe; Türk Hava Yolları, PTT, İzmir Alsancak Limanı, Türkiye Denizcilik İşletmeleri bulunmakta. Madencilik sektöründe; Eti Maden, TVF Maden bulunmakta. Şans Oyunları (Kumar) sektöründe; Nakit Karşılığı Şans Oyunları Lisansı, At Yarışı Düzenleme ve Bahis Kabul Etme Lisansı Teknoloji ve Telekom dektöründe; Turkcell, Türksat, Türk Telekom Tarım ve Gıda sektöründe; Çaykur, Kayseri Şeker Gayrimenkul sektöründe; İstanbul’un bölgesel finans merkezi olması stratejik hedefiyle başlatılan İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesine de yatırım yapan TVF’nin portföyünde Türkiye genelinde 46 adet taşınmaz bulunmakta. Türkiye’nin öncelikli 8 sektöründen en değerli 23 şirket, 2 lisans ve çeşitli taşınmazlar bu fona devredildi. Bizler fonda €’lar $’lar birikmeye devam ediyor diye sevinirken, fonun genel müdürünün fonunun banka borcunun 1 milyar € olduğunu açıklaması ile sevincimiz ve umudumuz hüsrana döndü. Fonun getirildi son duruma göre kasada milyarlarca € ve $ olmasını beklerken, 1 milyar € borcu varmış meğer! Adı Varlık Fonu. Ortada varlık yok ama borç var artık! Bu saatten sonra Varlık Fonu denmez, Darlık Fonu denir artık. Vatandaşlar bilgi edinme yasası uyarınca konu hakkında bilgi almak isteseler, alacakları cevap; “TİCARİ SIRDIR” olacaktır. Devletin Ticari Sırrı olmaz! Varlık fonunu borca sokarken, hazinenin borçlar ödensin diye daha fazla vergi bu ülkenin vatandaşlarına sormuşlar mı? Tabi ki sormadılar. Bu borçları ben, sen hepimiz ödeyeceksek “bana mı sordunuz borcu yaparken” diye sorarız elbette. Onlarda cevaplamak zorundadırlar. Doğruyu söylemek gerekirse onlar Ticari Sır diye saklasalar da Türk halkının genel kanatı; “Onlar eğer 1 milyar € borcumuz var diyorsa siz onu en az 5 milyar € anlayın artık” yönündedir. Hazinenin borçlarını ve sarayın giderlerini dişinden tırnağından artırarak vergileriyle öderken, bundan sonra da Varlık (pardon darlık) fonunun borçlarını ödeyecek olan vatandaşlar; “Neden borçlanıyorsunuz? Bizi hangi hakla borca sokuyorsunuz?” diye sorduklarında “ticari sır” diyemezler. Böyle bir durumun ticari sırrı olmaz. Borçları ben ödüyorsam bana şeffaf olmak zorundadırlar. Şeffaf olmazlarsa, vatandaşlarda; “Varlık fonunda Şeffaflık yok! Sayıştay denetiminden de muaf! Yoksa ödenemeyecek borçlar alıp, Türkiyeyi yükümlülükler altına sokup, sonrada cumhuriyetin ve milletin 80 yıllık kazanımlarını servet transferi yapmak için kurulmuş bir kurum olabilir mi?” diye şüpheye kapılacaktır eninde sonunda… Düşünsenize! Hanlarınız, hamamlarınız, iş merkezleriniz ve kirada daireleriniz var. Yani gayri menkul zenginisiniz. Aybaşı geldiğinde kiralarınızı da sorunsuz topluyorsunuz. Ama ne tuhaf bir durum ki topladıkça daborçlanıyorsunuz !! Birde medyaya yansıyan resimlerde gördüğümüz TVF Genel Müdürü en az %50 kar ettirmesi gerekirken fonu 1 MİLYAR € borcun altına sokmuş, zarar ettirmişken, ağlaması gerekirken kameralara birde gülümseyerek poz veriyor. Bu durum Japonya da olsaydı, Japon genel müdür canlı yayında halktan binlerce kez özür dilerdi. Belki de bu utançla yaşamamak için sonrasında da seppuku ile harekiri yapardı. Varlık içinde, darlık bu olsa gerek! Varlık içinde, liyakatsiz yönetici bolluğu da bu olsa gerek! Peki Varlık fonunu bu kötü durumdan kurtarmak mümkün mü? Elbette mümkün. Yeni bir değersayımı ile yeniden yazılacak ekonomi ve iktisadi kurtarma reçetelerindeki ilaçların formülleri de Prof. Dr. Mete Gündoğan’ın kurucusu ve başkanı olduğu ‘İktisat Hareketi’ndedir. Vesselam Sadi ÖZGÜL