Piyasalar

Milli Görüş Yaşlanıyor Mu?

Punto:
Milli görüş bir dünya görüşüdür. Yaşam biçimini vahye dayandıran, vahyin önünde hiç bir şeyi görmeyen; zulme karşı organize olmuş, kenetlenmiş, kişisel ihtiraslara ana hedefi kurban etmeden; Türk milletine gerçek bir refahı öneren ve bunun mücadelesini yapan bir görüştür. Sadece kendi milletine değil, içeride oluşturduğu adil refah düzeyini dünya toplumlarının saadeti için çalışan güzide bir topluluktur. Evet, Milli Görüşü en özlü tanımlamayla böyle tanımlayabiliriz. Ancak sormamız gereken, yapıcı eleştiriye yönelik bir kaç sorumuz olmalı. Milli görüş yaşlandıkça ilkeleri de mi yaşlanıyor? Birilerinin iddia ettiği gibi milli görüş Erbakan ölünce öldü mü? Erbakan'ın millete verdiği umut, heyecan, Erbakan sonrası sistematik olarak teşkilatların yüreğinden sökülüp alındı mı? Bir dip dalga beklentisi, milli görüşün üzerinde tsunami mi oldu? Soruları çoğaltabiliriz. Bizim gözlemlediğimiz temel bir kaç şey var. Bunlar milli görüşü ayağa kaldırabileceğine inandığımız kilit noktalardır. Ülkenin geleceğine talip olan yerli ve milli olan bir siyasi partinin, zihinsel hantallığını terk etmesi gerekir. Parti içinde yenilenmeye yönelik adımlarını kadrosal atarken, dışarıda kalmış zihinsel öncülük yapabilecek kadrolarını kazanmak zorundadır. Sadece din eğitimi almış insanlardan oluşturmaması gerektiğidir. Saadet Partisi’ni ayağa kaldıracak, güçlü ve halkı ikna edecek somut çözüm önerileri olan yeni ekonomik kurama ihtiyacı vardır. Gerçek şu ki beğenir beğenmezsiniz, Adil Düzen söylemi kavramsal ifadesinin güzelliğine rağmen, halka inecek güçlülüğü taşımıyor. Her şey ekonomiden geçiyor. Önümüzdeki süreçte ekonomik olumsuzluklar maalesef çok daha artacaktır. Çözüm, tekrara düşmeden milli görüşten gelmelidir. Ama nasıl? Adil düzen içerik uygulamalarının birçoğu faiz hariç, sosyal devlet ilkesi ile Ak Parti tarafından uygulanmıştır. Milli görüş mensupları Adil Düzen söylemleri ile değil yeni kuramsal çıkışla başarıya ulaşabilir. Ak Parti’nin aciz kaldığı şey, faiz konusunu çözemeyişleridir. Faizi çözen siyasi parti iktidardır. Buda ancak milli görüşün kuşatıcı bir yaklaşımıyla yeniden baştan sona kadrosal bir yapılanmaya gitmesini gerektirir. Milli görüşün prensipleri statik değil çözüme odaklı dinamik olmalıdır. Bunun için kadrosal değişim göz ardı edilmemelidir. Milli görüş eğer Erbakan’la öldü ise partinin kapısına kilit vurulsun. Yok Erbakan'la ölmediyse; milli görüşün tüm uzantıları yeni diriliş için harekete geçmek zorundadır. Milli görüş bu dirilişi sağlayacak olan liderini hali hazırdaki mevcut kadrolarından aramaya devam ederek, ikinci bir Erbakan dönemine ulaşabilecek mi? Bu sorunun cevabını ancak milli görüş teşkilatı verebilir. Bu cevap aynı zamanda sorumluluğu gerektirir. Erbakan nasıl kendine has bir vizyon sahibi olarak; kendi söylemlerini dayandırdığı bir manifesto sahibi idiyse, milli görüşte lider olacak olan insanın da bu vasıflara sahip olması gerekir. Teşkilata can verecek, güçlü söylemleri olan, iyiye iyi kötüye kötü diyebilen, milleti temel ortak paydalarda bütünleştirebilecek olan, milli görüşte yeni bir Erbakan dönemini inşa edebilecek, bölgemizdeki dünya siyasetini ve devleti kontrol eden yapıyı da iyi bilen teşkilatı ana mücadelede birleştirebilecek biri olmalı. Biz inanıyoruz ki; Milli Görüş teşkilatı en baştan en sona yeni bir yapılanma ve teşkilat eğitim çalışmasıyla milletin teveccühünü yeniden kazanabilir. İhtiraslar, milli görüş tabanının bu diriliş beklentisinin önüne geçecek kadar büyük olmamalı. Türk siyasi tarihinde tabanın lider seçememesi gibi çok büyük bir handikap gerçeğinin olması, bu işleri de zorlaştırmıyor değil. Siyasi mücadelede siyasi partilerin başarısızlığı sorumlu kadro tarafından bahaneler bularak haklı gerekçeler üretilemez. Ya başarırsınız, ya başarısız olursunuz. Bir koca teşkilatı heyecanlandıracak ve yürütecek manifestonuz yoksa, söylemleriniz dillerde eskitilmişse sorunun kaynağı doğru tespit edilmelidir. Milli görüş öldü mü? Hayır, milli görüş ölmedi. Milli görüş; bittik dendiği yerden kalkabilmektir. Ancak bunun için çözüm önerisi olan lidere ihtiyacı vardır. Selam ve dua ile... Yunus EKŞİ