Dinle
Türk medyasında bir bardak suda fırtına koparan bir haber dikkatimi çekti. Bir çok kelli felli gazete
veya internet medyasında yer aldığına göre Güney Kıbrıs'ta yeni terör örgütü kurulmuş. Bu haberin
kaynağı ise Temmuz 2024’te yayına başlayan ‘agonisti kiepalx’ ismindeki esamesi okunmayan bir
sosyal medya hesabı. Üşenmedim baktım, topu topu 218 takipçisi var. Ne hikmetse takipçilerinin
üçte biri Türk.
Ayrıca Güney Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunan medyasını taradım. Türkiye'de ortalığı velveleye veren
örgüt hakkında, hatır için olsun bir satır bir şey bulamadım. Eğer Yunan İstihbaratı kurmuş olsaydı
az veya çok bir izine rastlanırdı diye düşündüm.
Sinek ufakta olsa mide bulandırır. Lakin bunlar ateş olsa cürümleri kadar bile yer yakamaz. Bu
örgütün kısa sürede Türkiye'de popüler olmasının nedeni muhtemelen son zamanlarda özellikle
Yunanistan'da Türkiye aleyhtarı gösteri ve söylemlerin tavan yapması. Herhalde birileri fırsat bu
fırsat deyip günah keçisi aramaya girişmişler.
Türk vatandaşı, 1967 İstanbul, Bakırköy doğumlu, Amerika Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu
Elpidophoros Lambriadis’in ABD Başkanı Donald Trump’ı “Roma İmparatoru Büyük Konstantin’e”
benzetmesi,Türkiye'de bazı milli unsurlarca skandal olarak nitelendirmişti.
Piskopos Elpidophoros, Trump'a verdiği Fener Rum Ortodoks Patrikligini temsil eden Kutsal Haç’n
büyük Roma İmparatoru Konstantin’i zafere götüren sembol olduğunu, Hz. İsa’nın ona rüyasında bu
işareti göstererek “Εν Τούτῳ Νίκα”—yani “Bu işaretle git ve zafer kazan” dediğini söylemişti.
Trump eline tutuşturulan Haç ile nereye gidecek, kime karşı zafer kazanacak?
Trump Ortodoks veya Katolik değil!
Peki ne? ABD başkanı Trump Katolik mi Protestan mı, Evanjelik mi? Donald Trump, ilk kez ABD
başkanı olduğunda kendinisini Protestan olarak tanımlamıştı. Trump, özellikle Evangelik Hristiyanlar
arasında geniş bir destek bulmuş olsa da, kendisi tam olarak bir Evanjelik olarak tanımlanmaz. Ancak
katıldığı bazı dini etkinliklerde ve açıklamalarında Hristiyanlık inançlarına vurgu yapıyor.
ABD Hıristiyanlarının çoğunlukla Protestanlardan oluşur. Bu Protestanlar içinde 'Siyonist
Hıristiyanlar' olarak da isimlendirilen Evanjelikler önemli bir role sahiptir. Indiana, Texas, Kuzey
Carolina gibi eyaletlerde Evanjelikler çok daha baskındır.
Öyle anlaşılıyor ki başta Evanjelikler olmak üzere, dindar Hıristiyanlar-Protestanlar, blok halinde
Trump’ı desteklediler ve onun seçilmesinde önemli rol oynadılar. Donald Trump’ın seçim
mitinglerine sık sık elinde İncil ile çıkması, Amerikan politikasında pek sık karşılaşılmayan bir
durumdu ve Amerikan laik sistemi açısından eleştirilmişti.
ABD'de ikinci kez iktidara gelen Donald Trump yönetiminin bazı tartışmalı politikalarını dini
referanslarla gerekçelendirme girişimleri zaman zaman Vatikan'dan eleştiri alıyor. Papa Francesco
ile ABD yönetimi arasındaki kültürel çatışma Hristiyanlığın hakimiyeti için bir güç mücadelesine
dönüşüyor. Trump’ın özellikle Amerikanlaştırılmış bir teolojiyle politikalarını gerekçelendirmek için
bunu yaptığına dair bir kanaat Vatikan’da oluşmuş durumda.
Mesela Trump'ın 20 Ocak'taki yemin töreninden bir gün önce Papa Francesco, kural dışı göçmenleri
sınır dışı etme planını "utanç verici" diye niteledi. ABD Başkanı'nın yeni Vatikan büyükelçisi ataması
da Papa'ya karşı bir provokasyon olarak görülüyor. Trump yeni büyükelçi olarak, Katolikleri
kendisine oy vermeye çağıran CatholicVote örgütünün başkanı Brian Burch'ü seçti. Burch aynı
zamanda, Papa Francesco'nun eşcinsel çiftlerin kutsanmasına izin vermek gibi adımlarını sert şekilde
eleştiren bir isim.
Trump’ın sert ve ayrıştırıcı politikaları, Amerika’da Katolik-Protestan çatışmasının yeniden su yüzüne
çıkabileceği spekülasyonlarını artırıyor. Ülkenin tarihine damga vurmuş dini çatışmalar, Trump’ın
muhafazakar taban üzerindeki etkisiyle daha belirgin hale gelebilir.
Ortodoks din adamları muhtemelen Trump ve Vatikan arasındaki soğukluk ve anlaşmazlık üzerine
geliştirdikleri stratejiyi teolojik bir hamleyle projelendiriyorlar.
Yine Yunanistan’ın 25 Mart Bağımsızlık Günü kapsamında Atina’da düzenlenen resmi geçit
töreninde, Yunan Deniz Kuvvetleri’ne bağlı deniz piyadeleri Türkiye’ye yönelik hakaret içeren
sloganlar atmış, Türkiye'nin Kıbrısı terk etmesini isteyen küfürler etmişlerdi. Onlara bir destekte
Kıbrıslı bazı eğitim çalışanlarından geldi.
KKTC ‘de başörtüsü krizi kime yarar ?
Durup dururken KKTC'deki başörtüsü tartışması, hem toplumsal hem de siyasi açıdan önemli bir
konu haline geldi. Hükümetin boneye izin veren tüzüğü, öğretmenler sendikasının tepkisiyle geri
çekildikten sonra, okullara başörtüsüyle öğrenci kabulü konusunda kararın okul yönetimlerine
bırakılması, durumun karmaşıklaşmasına yol açtı.
KKTC’de ortaöğretim kurumlarında kılık kıyafet kurallarına ilişkin işleyişin okul yönetimlerine
bırakılmasının ardından, bir okulda başörtülü bir öğrenci içeri alınmadı. Kıbrıs Türk Orta Eğitim
Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem ve okul öğretmenleri tarafından engellenen
öğrenci, diğer velilerle kısa süreli tartışma yaşadı.
Bu süreçte, Lefkoşa'daki İrsen Küçük Ortaokulu'nda yaşanan gerginlik, bu tartışmanın ne kadar hassas
ve derin etkiler yarattığını gösteriyor. Başörtüsü meselesi, sadece eğitim politikalarını değil, toplumun
kültürel ve dini değerlerini de sorgulayan bir tartışma alanı haline geldi.
Benzer bir olay 5 yıl önce Rum Kesimi'nde yaşanmış, Suriyeli öğrenci Alaa okuldan atılmış ancak
Rum Milli Eğitim Bakanı özür dileyerek genç kızı geri çağırmıştı. Olay şöyle gelişmişti; Rum
Kesimi'nde 2019 yılında Lefkoşa'daki Apostolos Varnavas Lisesi'nde okuyan Müslüman öğrenci
Alaa, başörtüsüyle okula geldiği için okuldan uzaklaştırılmıştı.
Ancak bu karara Rum öğrenciler ve veliler tepki göstermiş, okul müdürü ırkçılıkla suçlanmıştı. Olayın
ardından Rum Milli Eğitim Bakanı Kostas Hambiaouris, öğrenci ve babasıyla görüşerek başörtüsü
yasağını kaldırmıştı. Hem Milli Eğitim Bakanı hem de okul müdürü, Müslüman öğrenciden özür
dilemiş ve Alaa eğitimine devam etmişti.
Türk medyasında örgüt hakkında haberler
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde (GKRY) sosyal medya üzerinden örgütlenen ve adını “Devrimci
Özgürlük Savaşçıları Hareketi” olarak açıklayan bir grup, Türklerin ve İngilizlerin adadaki varlığını
“işgal” olarak nitelendirerek “kurtuluş mücadelesi” başlattığını “...Ve bu mücadelemizde, bu
yolculuğumuzda tüm yurtsever Kıbrıslı Rumları, Kıbrıslı Türkleri, Marunileri, Ermenileri bizimle
birlikte birleşmeye, özgürlük, adalet ve bağımsızlık için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.”
ifadeleriyle duyurdu.
Sosyal medya platformu X’te “agonisti kiepalx” adlı hesaptan Türkiye aleyhine paylaşımlar yapan
örgütün simgesinde ise, Yunanistan'ın Osmanlı İmparatorluğu'na karşı başlattığı Mora isyanına atıfta
bulunduğu görüldü.
İngiliz ve Fransız destekli Yunanlı isyancıların, Osmanlı Devleti’ne baş kaldırışının simgesi olan ateş
ve balta figürlerini kullanan ve Temmuz 2024’te “Kıbrıslı Rumları köleleştirdiniz (Kıbrıslılara ihanet
ettiniz). Biz bu hareketi, vatanımızı Türk işgalinden kurtarma amacı ve hedefiyle kurmaya karar
verdik” mesajıyla varlığını ilan eden grup, o tarihten beri Türkiye karşıtı söylemlerle faaliyetlerine hız
verdi.
Türkiye'ye karşı faaliyet göstereceğini açıklayan örgüt, Kıbrıs'ı Türklerden arındırmak için savaş
başlatacaklarını belirtti. Terör örgütü, Kıbrıs topraklarının Türkiye tarafından "işgal edildiği" yönünde
skandal propaganda yaparak kendilerine destekçi bulmaya çalışıyor.
Kim bunlar, amaçları ne ?
Kıbrıs eksenli bazı olayları üst üste koyduğunuzda adayı karıştırmak isteyen mihrakların müşterek bir
faaliyet içerisinde oldukları anlaşılıyor. Hiç şüphesiz bunların rasgele hareket etmedikleri
söylenebilir. Çünkü adadaki en büyük mikser, Rumları ve Türkleri çatıştıran uzun bacaklı sarı
çıyanların koloni yönetimi.
Adadaki en büyük askeri üsleri kullanan Britanya, Amerikalıların Yunanistan'daki askeri yığınağından
rahatsız. Kov / boy yani inek adamlar yani sığır çobanları da İngilizlerin Cebeli Tarık, Malta ve
Kıbrıs üzerinden kurdukları Akdeniz egemenliğini kırmak istiyorlar. İşte adadaki siyasi ve askeri
kaosun arkasında bu güç mücadelesi var.
Türkiye’ye yönelik aplikasyonların neden yoğunlaştığı yukarıda yazdıklarımla daha iyi anlaşılacaktır.
Çünkü Türkiye güçlü bir oyun bozucu. Türkiye’nin, KKTC’de bir hava bir de deniz olmak üzere iki
üssünün var olması sarı çıyanları da inek adamları da büyük ölçüde düşündürüyor.
Zurnanın zırt dediği yer
Türk medyasında bir kaşık suda fırtına kopartılan hani şu ‘Devrimci Özgürlük Savaşçıları Hareketi’
var ya, aslında yok. Tamamen psikolojik harp ürünü. Örgütün kurucuları Güney Kıbrısta yaşayan,
adada İngiliz hegonanyasının devamını isteyen bazı Türk kökenli, İngiliz beslemesi tipler. Onlara
Türk demek bir değil bin şahit ister. Haydaaaa ne işin var çaydaaaa? Maalesef reelpolitik fiili durum
bu. Kıbrıs’ın iki toplumlu fiili yapısı uzun süreli kalıcı değil. Su akar mecrasını bulur.
Kıbrıs Türktür Türk kalacak!
Kısmi Kaynakça
https://www.bbc.com/turkce/articles/cj91x8z14rxo
https://giynikgazetesi.com/eoka-ile-ayni-dili-kullaniyorlar/
https://haberinsonu.com/trumpin-yeni-doneminde-abdde/#google_vignette
https://www.enphaber.net/yazarlar/omur-celikdonmez/isanin-ilahi-kimligi/1
https://amerikabulteni.com/2017/09/03/trumpin-tugla-tugla-yikmaya-basladigi-duvar/
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/gkryde-turk-dusmani-orgut-yeni-eoka-mi-kuruldu-42746228
https://www.yirmidort.tv/dunya/kktcde-basortusu-engeli-rum-kesimi-bile-ozur-dilemisti-227383
https://x.com/Agonistikiepalx/status/1810276332384694589?t=vfKREN1o8SqYTha-67ao0A&s=19
https://x.com/SavunmaTR/status/1905533284278292968?t=X9OfOqPnw9J-Q4vs0xWD9A&s=19
https://www.aa.com.tr/tr/analiz-haber/trump-in-zaferinde-evanjeliklerin-rolu-ve-islam-karsitligi/690757
https://www.aydinlik.com.tr/haber/guney-kibrista-hareketlilikeokayi-hortlatmaya-calisiyorlar-turkiyeye-savas-
ilani-517609
https://serbestiyet.com/featured/yavruvatanda-basortusu-krizi-guney-kibrista-basortusu-serbest-kuzey-kibrista-
yasak-202399/#google_vignette
