Piyasalar

11. Cuma Günü Uzaktan Kavuşma...

Punto:
16 Marttan bu yana camisiz ve cemaatsiz geçen 11 hafta, 75 gün, 375 vakit namazı, kılınamayan 10 Cuma namazı, camisiz, cemaatsiz, mukabelesiz geçen Ramazan Ayı, camisiz, cemaatsiz 30 teravih namazı. Heyecanımız büyük çünkü 11. Cuma namazında camilerin içine giremesek de, avlularından, safları sıkılaştıramadan aramıza mesafe koyarak, alıştığımız cemaat hissine, birlikteliğine ulaşamasak bile camilerimize, cemaatimize kavuşacağız. Ve bugün eksikleriyle, noksanlarıyla kılınacak olan cuma namazında; Allah’ın evleri olan camilerden, Allah’ın rahmetinin yağdığı cemaatten uzak kalışımızın sorgulamasını yapmalı, yaşanan bu musibetin getirdiği camisizlik, cemaatsizlik, cumasızlık hepimizi gözyaşlarına boğmalıdır. Öyle ki gözyaşlarımız sel olup akmalı, kederimiz, gözyaşlarımız arş-ı âlâ’yı titretmeli, tövbe etmeli, af dilemeli ve bugünlerin son bulması için yalvarmalıyız. Her bir Mümin; Allah ve Allah’ın gösterdiği yoldan gitmemiz için gönderdiği Hz. Muhammed haricindeki bütün bağlılıklarını, kullara kulluğunu, kullara teslimiyetlerini, dünyevi hatta uhrevi beklentilerini, umutlarını kişilere bağlamış olmanın getirdiği şirk batağını çok iyi düşünmeli, idrak etmeli ve bu halden bir an evvel kurtulmalı, tövbe etmelidir. Çünkü Allah kullarını evinden kovuyorsa, 11 haftadır hasret, korku, üzüntü, gözyaşları içinde tövbe etmemizi, kendisinden af dilememizi istiyorsa elbet bunun birçok sebebi vardır. Bakınız bu bir imtihandır; Müslümanlar için ayrı, diğer din mensupları için ayrı, bilim insanları, sağlık personeli, güvenlik görevlileri, esnaf, işçi, memur, fakir, zengin, yöneticiler, iktidar, muhalefet için ayrı bir imtihandır. Bu sebeple herkes kendi bulunduğu alanda, kendi işinde, kendi inancında imtihanını idrak etmeli ve başarmaya çalışmalıdır. Biz Müminler; bu imtihana neden tabi tutulduğumuzu düşünüp, başımıza gelenlerin muhasebesini yapmazsak, camilerde Allah’a ibadet edip, günlük hayatımızda Allah yokmuş gibi, haksız, hukuksuz, adaletsiz, haram helal demeden, İslâm’ın kuralları hiçe sayıp insanları ötekileştirerek yaşamaya devam edersek başımıza gelebilecek her türlü musibeti davet ve hak etmiş oluruz. Rahman, Rahim, Bağışlayıcı olan Allah’ım; aciz ve sana muhtaç olan kulların olarak sana sığınıyor, sana yalvarıyor ve bu musibeti başımızdan alman için yaptığımız bütün hatalardan, günahlardan sıyrılmak için sana tövbe ediyoruz.